Şekil 1’de görülen pulsejet motoru özel bir valf mekanizmasıyla donatılarak, yanma odasının difizörden ayrılması sağlanmıştır. Bu motorda, sıkıştırma işlemi ramjete oranla geliştirilmiş olmasına rağmen, devamlı güç üretiminden yoksundur. Motor hava içerisinde ilerlerken, ön taraftaki basınç artışı supapları açar ve hava yanma odasına girişte yakıt spreyi ile karışarak yanıcı karışımı oluşturur. Yanmayla birlikte, hızlı bir genişleme ve uygun çıkış nozulu sayesinde, basınç yükselerek supapları kapatır. Genişleyen gazlar böylece çıkış lülesinden hızla dışarıya atılırlar. Genişleme sonucunda gazların basıncı tekrar atmosfer basıncına, hatta hareket halindeki gazların ataletleri ve soğumanın etkisiyle, atmosfer basıncının da altına düşer. Bu durumda, dışarıya doğru olan akış durarak, supaplar tekrar açılır ve atmosferik hava tekrar içeriye alınır. Çevrimlerin bu şekilde tekrarı, dakikada 3000 dolayındadır.
Şekil 1. Pulsejet Motoru
II. Dünya Savaşı sırasında Alman “Cruise füzelerinde” kullanılarak en meşhur dönemini yaşamıştır. Güç üretimindeki kesintiler ve konstrüksiyon güçlükleri nedeniyle pulsejetler, geniş uygulama alanı bulamamışlardır.